rekabet..

yorgun argın eve geliyorum...sıcak su torbalarımı doldurup tv koltuğuma kurulacağım ve miskin miskin takılacağım diye bütün gün ofiste hayalini kurmuşum..
birini dolduruyorum ..diğeri ortada yok..
..

battaniyem de koltuğumda ..

hımm..o da ne..bir not kağıdı ..

annem kızçenin üstüne gömülmeyelim diye not bırakıyor sürekli :)

''dikkat 1(!) kedi var ''

-sanki evde bir sürü kediyle yaşıyoruz :) -

birileri benim hayalimi çoktaaaann gerçekleştirmiş...

sapık..

hiç bilmediğim bir numaradan mesaj geliyor..

'''benim diğer numaramı aradın ..kimsin! ''

telefonuma bakıyorum acaba basılı mı kaldı..yok ..usulca cevap yazıyorum..

''ben kimseyi aramadım''

sapığımdan cevap gecikmiyor..

''doğru olsan iyiydi!!! ''

dalga mı geçiyonuz adam mı seçiyonuz abi ..bu nedir yani..

hal..

dışarıda felaket bir kar var..uzun zamandır özlemiştik bu manzarayı ..fakat biz sıcak evimizde olduğumuz için özlüyoruz..
dışarda olanlara Allah yardım etsin..

doğadan büyülü bohça diye bir çay çıkarmış...yaseminli yeşil çayı kolay içimlik..ben ki yeşil çayı sonuna kadar kesinlikle içemezken bu çayı hüpletiyorum..

-hayır ..doğadan çayı liptonun gönderdiği bodum bardakla içiyor olmam vicdanımı sızlatmıyor..-

aha bu da yılın ilk yarısı okuyacağım kitaplarımın bir kısmı..
bir kısmı diyorum çünkü bir bunun kadar da alıp alıp stokladığım kitap var..
bunlar ilk okunacaklar..
görüldüğü üzere bu sene de kafa yormayan ,ağır olmayan kitapları stoklayıp duruyorum..

ailem

4 kişilik çekirdek ailemizde herşey sistemli ..bakınız :) ;

annem ve babam farklı ayların 21'inde
kardeşim ve ben farklı ayların 2'sinde doğduk..

babamla ben farklı burçlara sahip olmamıza rağmen ateş,
annemle kardeşim farklı burçlar olmalarına rağmen su grubundalar..

annem en uzun günde doğmuş ;
babam en uzun gecede:))

babamın doğum gününden annemin doğum gününe kadar günler uzayarak gidiyor..
annemin doğum gününden babamın doğum gününe kadar günler kısalarak gidiyor:)

tam bir kan merkeziyiz..pozitif kanların hepsi ailede mevcut:)

annem a+
babam b+
kardeşim 0+
ben ab+

:))

panik atak?

photo

kendime teşhis koyamıyorum..

zaten psikolog değilim..psikiyatrı da..

tek bildiğim

başıma bişey geldiğinde içimde kocaman bir paniğin yer ediyor olması..

ama böyle bildiğin kooocaaammaaan!

..

internetten verdiğim siparişin sistemde kargoya verildi gözükmesi..

kargoda sistemde birşeyin gözükmüyor olması!!

238 tl

internet sitesinde buna muhatap bulamıyor olmak..

aklımda binbir düşünce..

içimde iki ayrı renk ses..

amaan boşver gelmese bile boşver..cana gelmesin..

yok yok gelir ..koskoca site..güvenilir!

...

2006 yılında ödendiği söylenen borcun kağıdının şak diye gelmesi...

avukatla görüşme..

taksitlendirme için randevu..

359 tl

evet ..bildiniz..

içimde iki ayrı renk ses!!

...

en azından kzıklarımı 12 taksitle yiyorum ben...

Hercule'ün On İki Görevi

kitap klübümüzün topluca okuduğu ilk kitaptı bu kitap..toplu olarak okuyor olmak ve okuduktan sonra herkesin yorumlarını almak çok farklı bir deneyimdi..
Dedektifimizin emekliye ayrılmadan önce kendine mitolojide kendi adını taşıyan Hercule'ün son 12 görevi gibi kendine 12 olayı çözme görevini verince olaylar başlıyor..
Agatha teyzemizin ilginç bir yanını görmüş oldum bu kitapta..
12 öykünün 12si de birbirini tutmuyordu haliyle..kimisi çok sıkıcı olsa da aralarından bir kaçı durumu toparlamıştı..
aralarda mitolojik bilgiler vermesi de hoş olmuş..
Neden sevdim;sonu saçma sapan biten ,ama uzun cümleler ve tasvirlerle şişirilmiş çok kitaba para vermişliğim vardır..bu kitap ufak ufak 12 polisiye hikaye ;hikayelerin arasında da mitolojik bilgiler barındırıyor..kış gününde kahvenizle battaniyeye yumulup kafa dağıtmalık bir kitap..
Nereden aldım ;www.okuoku.com dan aldım ..yanında kargo parasını ödeyen bir kitap da sipariş ettiğimden neredeyse diğer sitelerin yarısına gelmiş oldu..
Yazar:Agatha Christie
Sayfa Sayısı: 336
Baskı Yılı: 2009D
ili: Türkçe
Yayınevi: Altın Kitaplar

mart ayında yeni kitabımızla buluşacağız..
kitap klübümüze katılmak için yandaki boşluğa mail adresinizi yazmanız yeterli..

durum raporu

* iş yığını önümde ben kahve falı kapatıyorum..işler yığıldıkça da daha çok alakasız şey yapasım var..

.

*hayır pcyi ben taşlamadım :)o kadar delirmiş değilim:))

.

*her erkeğin araba konusunda donanımlı olduğunu düşünüyormuşum şimdiye kadar..benim bir çok erkekten daha donanımlı olduğumu anlayınca gerçeklerin farkına vardım..

.

*bir ara hayatım öyle karışmıştı ki kendimi ferhunde gibi hissettim!

.

*cumartesi günleri ofise gelip çalışmak zorunda olduğum kişi fatmagülün abisinin tavırlarına sahip..

.

*kitap siparişini iyice abartmış durumdayım ve alıp alıp okumak üzere başucuma yığılmış durumda ;bir gün uyurken altında kalıp boğulacağım..

.

*28 ocakta mahkemem var..bana şans dileyin..

.

*hala vatandaşlık numaramı almadım..

.

*bir insan ''sana değil ,etrafındakilere güvenmiyorum bebeğiimm''diyorsa bu kendi de yaptığının anlamına gelmiyor mu?:) bi diyin bakalım..

mim-oza

mim olaylarına pek sıcak bakmasam da kitaplarla ilgili sorulardan vazgeçemiyorum:)
mozclk bu mimi bana paslamış ben de hemen yazıyorum..

1) Şu sıralar üstünüz de en çok iz bırakan kitap?
şu sıralar değil ama bende en çok iz bırakan Stephen King-Hayvan Mezarlığı oldu..

2) En çok sevdiğiniz çizgi film karakteri?
Speedy gonzales:)

3)Sevdiğiniz birisinden şimdi bir paket gelse içinden ne çıksın isterdiniz?

Aklımda olan kitaplar olsa delirirdim:)

4)Siz de en çok iz bırakan defalarca izlesem bıkmam dediğiniz film?

Eski türk filmlerinin çoğu..

5)Eviniz de oturdunuz ortalık sakin elinizde de kitabınız keyif yapmaktasınız yanında size ne eşlik etsin istersiniz?

Kahvem yanımda pofuduk kedim..

6)Diyelim ki elinize kendi işinizi kurma imkanı geçti hangi işi yapmak isterdiniz?

koocaamannn bir süt çifliği!

7)Şuan bulunduğunuz şehirden başka bir yerde yaşama imkanı sunulsa nereyi seçersiniz?

cunda adası

8)Son zamanlarda ''ehh yeter be'' dedirten bir olay yaşadınız mı?

evet!çok ama çok saçma kıskançlıklardan bıkmış durumdayım..

9)Vazgeçemediğiniz 3 şey desem size ne dersiniz?

kitaplarım,ailem,kedim


10)Çay mı? Kahve mi?

deli misin tabiki kahve!!! :)

mim nilmoon'a ,ful yaprakları'na ,beyaz'a gitsin..

annem!

tipil bir pazar gününde annem elinde poşetlerle bakkaldan döndü..
yüzünde kocaman bir gülümseme;gözlerinde sanki elektriği bulmuş gibi bir parıltı..

-zoii te şimdi bakkaldan çıkarken gördüm trakyalılar araba yapmış!!!
-nasıl trakyalılar araba yapmış anne?
-ciddi bak!!bildiğin araba yapmışlar işte aşağıda bitane var bile!!
-tamam peki markası ne?
-albea!!

bonus :)

-aloo turkcell mi?benim telefonum miyavlıyor!!
-nasıl miyavlıyor beyefendi
-bildiğiniz miyavlıyor işte..miyaww miyaww diye..

yukarıdaki diyalog günümüzün bonusu olup;
çok şenlikli ofisimizde ihracat müdürümüzün patronun arkadaşının telefonuna gerçek kedi sesini gizlice melodi yapmasıyla ortaya çıkmıştır :))

düğüm..

2010 yılı yıkıntılar,sıkıntılar ,yorgunluklarla geçmişti..yılın sonuna doğru bir kaç güzellik eklense de hayatıma en zorlu yıllarımdan biriydi ..
2011 başlangıç olarak güzel başladı ..herşey yerli yerinde..hayatımda bir çok hoşluk mevcut..
ama gel gelelim bu gün çok kötüyüm...
içimde anlamsız bir hüzün ..
şükretmeliyim biliyorum ama boğazımda bişey tıkanıp kalıyor..
bazen oluyor mu ki size de?