30 Mart 2012 Cuma

neden


deviantart

uykusuzluktan eve kendimi zor atmalarım..girdiğim an yatağa koşmalarım ..yattığım an sabaha kadar ağlamalarım bitmiyor..

28 Mart 2012 Çarşamba

durum raporu



*baharın gelmesiyle iş değiştirdim..cumartesi günü de çalışıyor olmak,eski çalışanların hala var olan kara düzende gitmesine sinirlenip çemkirmek,stresli çalışma şartları nedeniyle yeni bir yerle anlaşmam pek uzun sürmedi.


*kuddusiyle leyla -resimde de görüldüğü gibi -sevgi topu olmuş şekildeler sürekli :)


*pazartesi günü doğum günüm..bu sefer dilek dileyeceğim ..


*kitap okuyamıyorum..kitap alışverişi de yapamıyorum bu sıralar..iş değişikliği,atılan kazıklar derken bütçeyi toparlayamıyorum:)


*yeni iş yerim huzurlu..en başta bu etken var..tek sorun küçücük çorluda evimden iş yerime 3 araba değiştirerek gidiyor olmam:)ama zaten havalarla birlikte sayıyı ikiye düşüreceğim..biraz yürümek iyi gelecek ..


*ailemden borç istedim..ailem sonuçta..annemin cevabını aktarıyorum ''kızım biz tam babanla paramızı çektik dedik zoiye uğrayalım parası yok verelim.tam o anda kardeşin aradı onu almaya gittik aldık eve döndük babanla çarşıya çıktık parayı bankaya yatırdık'' annem böyle anlatınca paranın uçup yol değiştirip kardeşime uğraması ordan eve geçmesi ordan uçup hoop bankaya tekrar yatması canlanıyor gözümde..

*balkonumu bahara hazırladım..minderlerimi serdim..sıra geldi rafımı taşıyıp marullarımı rokamı maydonuzumu nanemi ekmeye..

*kafamda bir bir çeşit evle ilgili proje var ama eve geldiğimde enerjim kalmıyor..

*telefonumu onyüzbinmilyonuncu kez değiştirdim..





22 Mart 2012 Perşembe

mim-i


aslında mim yayınlamıyorum ben bloglarda ama madem judy'm merak etmiş yazıyım dedim:)


1. Ölmeden görmeyi istediğin bir ülke var mı? Neden orası?

Var anacım..yunanistanı görmek istiyorum çünkü büyük dedem orada bir köyde yatır ..dedeme dua etmek istiyorum ,ananemlerin doğduğu evi görmek en büyük arzum..

2. Kış mı? Yaz mı?
NİSAN doğumlu biri olarak bahar:)ama illa birini seçeceksem yaz tabiki kış insanı bunalıma sürüklüyor ya hu..

3. Hiç saçının tamamını boyattın mı? Pişman mısın?
yaptığım istatisiklere göre her baharda siyaha boyatıp yaza doğru sarıya dönüyorum:))dengesiz ruh halim baharba başlıyor anladığım kadarıyla:)

4. Bloğumda en çok ne tarz konular görmek isterdin?
ah o ezel devam edeydi de sen yine ezeli bize özetleyeydin be kuzum:)yeni bir dizi özeti bekliyorum senden Judy'm:)

5. Yaptığın en çılgınca şey neydi?
beni yakından tanıyanlar maalesef yaptığım hiçbirşeyin normal olmadığını bilirler..bir çok şeyi normalinden farklı yapıyorum ama bu özellik ne kadar zarar görmeme neden olsa da beni ben yapan özelliklerimden biri..beni böyle kabul edin napalım:)

6. En sevdiğin tatlı nedir?
donut!!!


7. Hiç bıkmadan kullanabileceğin oje rengi?
oje kullanamıyorum ben..sürünce kurumasını beklemek eziyet gibi geliyor o yüzden uzak duruyorum:)arada alıyorum o bana bakıyor ben ona:)

8. Hayvanları sever misin? Evde beslemeyi istedin mi hiç?
severim tabi:)her gece bana sarılarak uyuyan topik oğlum kuddusi ve onun kız arkadaşı deli leyla var..

9. Düzenli olarak takip ettiğin bir dergi var mı? Varsa hangisi?
dergiler artık bana hep aynı tarzda geliyor..aynı tarz yazılar aynı resimler..ona vereceğim parayı kitaba ayırmayı tercih ediyorum..

10. Sence Türkiye'de en yaşanılası şehir neresi? Neden?
denizi olan küçük kasabalar yaşınlası yerler herkesin gözünde ama benim en büyük hayalim köyüme çiflik kurmak..inşallah..


11. İnsanların sende gördüğü, dile getirdiği en iyi ve en kötü özelliğin nedir?
çok sabırlıyımdır ama sabrım taştığında geri dönmeyecek şekilde kırabiliyorum insanları ..annem bu yüzden gaddarsın sen der bana:)halbuki o duruma gelene kadar sabretmişimdir ..

 



 




 

 

 









19 Mart 2012 Pazartesi

tüketim


resim


eskiden çifliğimiz vardı bizim..sabahları çifliğe gidecek olan çobanlar köydeki minik evimize uğrarlardı önce.
hepimiz çobanlarla beraber yere oturur ananemin yaptığı tarhana çorbasını sadece bir tane olan büyük bir kaptan sohbetle muhabbetle gülüşerek 8-10 kaşığı aramızda paylaşıp afiyetle yerdik..eğer şanslıysak yine kendi yaptığımız sucuk ve bayırdan topladığımız mis kokulu çay da eşlik ederdi kahvaltıya.
şimdi her misafire ayrı tabağımız,kocaman masalarımız ,güzel sandalyelerimiz ,en az beş çeşit peynirimiz ve içi borçla dolu kredi kartlarımız var..


15 Mart 2012 Perşembe

fark


yağmurlu ve soğuk bir gün..bahar tarih olarak gelmiş ama henüz hissedemiyorum geldiğini..
 koşarak belediye otobüsüne atıyorum kendimi ..iki yaşlı amca biniyor az ileride..yorgunluklarının yanında trakyalı oldukları da yüzlerinden okunan iki amca..
parayı verip arkamdaki boş koltuklara atıyorlar kendilerini..

-üseyin koltuk dar mı be..
-öyle be ismayil bak tepişme düşücem
-ben tepişmiyom ama  sığışamadık be
-ismayil! bu arabanın markası ne?
-isuzu
-heh işte isuzu!
-abe nolmuş isuzuysa
-isuzu capon arabası onların götüne göre bu koltuklar beya senin benim gibiler için diil er gece yiyoz etleri içiyoz şarapları götümüz oldu tabak gibi



13 Mart 2012 Salı

fotoroman



peki bu fotoromanımız ne anlatıyor????

evet :)erkekler her zaman kızların gönlünü almak zorunda :)))

9 Mart 2012 Cuma

yönetim!

photo

gece arkadaşım ve komşumla evimde oturuyoruz..hava soğuk..dışarıda rüzgarın sesi geliyor..
sohbeti bölüp kahve için su koymaya kalkıyorum..
tam suyu koyduğum an elektrikler gidiyor..
şalter attığını sanıyorum önce..bakıyorum yok atmamış..
herhalde komple kesildi diyorum..bakıyorum yoo komple kesilmemiş..
dış kapıyı açıyorum bir bakıyorum ki ara ışıklar da yanıyor..
yöneticiyi arıyorum ''elektriğim kesildi benim hayırdır ''diyorum
''zoi hanım lütfen yönetime gelin ''diyor kıvrana kıvrana karşıdaki ses..
''tamam diyorum anladım ben olayı!!şimdi geliyorum!!''
arkadaşımla komşumu diğer eve gönderip bir hışımla yönetime iniyorum..
''siz nasıl benim gece vakti elektriğimi kesersiniz!!daha önce de konuştuk yönetime borcu olan ben değilim..eski ev sahibi!!evi alırken size makbuzlarınızla gelip paranızı almanızı söyledi ..siz gidip paranızı almıyorsanız benim elektriğimi nasıl kesersiniz !!''diye çemkirmeye başlıyorum..
''jandarma da çağırmışsınız bir de !!asıl şimdi ben sizi şikayet edeceğim ..borcum yokken gecenin bi vakti elektriğimi kesiyorsunuz !!diyorum
arkamda duran jandarmadan bir kıkırdama geliyor ben bağırırken..tamam hanımefendi sakin olun yanlışlık olmuştur diyor gülerek..
yönetim karşımda hem şaşkın hem üzgün hem gülümseyen bir ifadede
''ulan bu adamlar benimle dalga mı geçiyor !!''diye düşünürken gözüm ayağımdaki pembe ayıcıklı pofuduk terliklerime takılıyor önce..
sonra yukarı doğru çıkmaya başlayıp çingene pembesi polar pijamamı görüyorum..
yönetimi pembe pijamasıyla basıp çemkiren kız diye tarihe geçiyorum..

2 Mart 2012 Cuma

Kartalkaya'yı Ateşleyenler

Hayalin bir dağın tepesine karlarla kaplı olsa da ateşle iz bırakmak kadar zor bir şey olsa bile peşini bırakma. Önce hayal eder, sonra o hayale inanırsın; nasıl yapabileceğini tasarlar ve denersin, yılmadan. Yeterince denersen, neden olmasın?

Onlar tam da bunu yaptı. Karlarla kaplı Kartalkaya’nın zirvesine ateşle iz bırakabileceklerine inandılar. Burn, sadece ihtiyaç duydukları cesaret ve enerji desteğini sağlayarak bir hayali ateşledi. Onlar da tutkularının peşinde yola çıktılar. Boardlarını hazırladılar, pompalarla modifiye ettiler, rampalarını kurdular ve kaydılar. Olmadı, baştan aldılar, onları amaçlarına ulaştıracak şartları gerçekleştirmeyi başarana kadar, tekrar tekrar.

Ve 3. gün de bitip gece yarısı olduğunda Kartalkaya’da istedikleri ateşi yakmayı başardılar. Çektikleri videoyla da ‘İçindeki kıvılcım nasıl kocaman bir ateşe dönüşür’ü hepimize gösterdiler. Tutku ve cesaretle yanmayacak ateş yoktu, inandık. Burn, gençleri tutkularından başka bir şeye kulak asmadan, istediklerini alana kadar denemeye, vazgeçmeden denemeye çağırıyor. Tutkuları cesaretle besleyen kocaman bir ateş yakmak için Burn gençleri ateşlemeye devam edecek.

İçindeki kıvılcımı farket ve büyüt. Burn ateşler.



http://www.facebook.com/BurnTurkiye

Bir bumads advertorial içeriğidir.